18 Şubat 2013 Pazartesi

Yavru köpek enerjisi başa bela!

Enerji konusunda çok büyük sıkıntılarımız vardı. Köpeklerle oynatmalar, oyuncaklarla oynatmalar, birlikte koşmalar çare olmuyordu. Bütün köpek sahipleri 'oh iyi oynadılar bugün, akşam uyur hepsi' derken ben aklımdan acaba akşam ne kadar süre yatar diye geçiriyordum. Bizim ki yorulmuyordu. Öyle ki internete kaç kere hiperaktif köpek yazdığımı bir ben bilirim. Eve döndüğümüz zaman ben kendimi koltuğa attığımda oyuncak alıp gelip bacağımı ittire ittire 'hadi oynayalım bee' diyordu resmen. Bu oyun istekleri onu tınlamadığım zamanların sonunda havlama nöbetleriyle devam ediyordu. Bir gün tepem attı. Aldım oyuncağı ağzından. Nasılsa havlamaya meraklısın havla veririm dedim. Çok geçmeden havladı :) Daha sonra tekrar aldım oyuncağı tekrar havla tekrar havla derken en son parmağımla bir kere havla iki kere havla beşe kadar havlatıyordum. Ne güzel ya dedim kalktım ödül bisküvisini aldım oturttum hadi bir kere havla dedim. Manyak şey beş kere havladı ve elimdeki bisküviyi kaptı kaçtı. Gülsem mi ağlasam mı dediğim bir andı ama baya sesli güldüm itiraf edeyim :)

İnsanların köpeklerine nasıl oluyorda bu kadar çok şey öğretiyor dediğim zamanlarımdı. Beceriksizin tekiyim çünkü anlatabilmem için karşımdakinin ultra zeki olması gerektiğini düşünüyorum. Öyle ya da böyle ufak tefekte olsa bizimkinin kendi becerisi olduğunu düşünüyorum. Ben üstüme düşeni yapmıştım, bir şeyler öğretmeye çalışmıştım sonuçta. Akıllı olmasına akıllıdır ya da vazgeçtim. Akıllı olduğunu da sanmıyordum. Ama bu enerjisini atmak kadar zor başka ne vardır acaba.
 
Pisikopat gibi ev de yatmadığı zaman hemen takıp tasmayı dışarıya çıkarıyordum. Gına gelmişti. O zaman küçük olduğu için götürebildiğim her yere onu götürmeye çalışıyordum. Şimdi heryere götürmeye çalışmadığım doğrudur. Ama o zaman çok abarttığım da doğrudur. Arkadaşlarıyla mangal partisine davetli kaç kişi köpeğini de alır gider ki? Ben yaptım gene olsa gene yaparım o ayrı :) En azından o gün kucaktan kucağa koşmaktan yorgun düşmüştü. Ben kazanmıştım.
Köpeğinin enerjisini atmak için benim gibi deli divane dolanan kaç kişi varız bilemem. Ama bana hiç benim gibisi denk gelmedi. Genelde 'off hiç durmuyo bu, napıcam bilmiyorum' diyenleri denk geldi. 'E be güzel kardeşim bir sabah bir akşam 10 15 dakika köpeği yürütürsen ne bekliyorsun' diyemedim hiç birine. Ben sizin halinizdeyken diye cümleye başlayıp yaptıklarımı anlatsam deli bu yaa diyip yanımdan kaçarlar diye korkarım. Hoş ben de genelde başarıya ulaşamıyordum ama arada da olsa yatıp sızdığını görünce o zaman bugünün aynısını yarın da yapıyoruz diyebiliyordum :)



Nadirde olsa bazen eve döndüğümüzde uzun süre uyuyabiliyordu. Ama Mocha o hale gelince benim ne halde olduğumu anlatmama gerek yok diye düşünüyorum :)

Hiç yorum yok: